- havalanmak
- взлетать, подниматься в воздух
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük. В.И. Макаров. 2005.
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük. В.И. Макаров. 2005.
havalanmak — nsz 1) Temiz hava alması sağlanmak, havası değiştirilmek Oda her gün havalanmalı. 2) Yerden ayrılıp göğe uçmak Kuş biraz havalanıp başka bir kayaya kadar güçlükle, zorlukla uçtu. S. F. Abasıyanık 3) Bir şey hava akımıyla yer değiştirmek 4) mec.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çaymak — havalanmak, havaya uçmak, dönmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
teñmek — havalanmak, havaya yükşelmek, göz den kaybolmak, III, 390 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
havalanma — is. Havalanmak işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
kalkmak — nsz, ar 1) Gitmek üzere yerinden ayrılmak Niye kalktınız, biraz daha otursaydınız. 2) den Oturma durumundan dik duruma gelmek, doğrulmak Annem yerinden kalktı, yanıma geldi, bir kolunu uzatarak omzuna doladı. H. Z. Uşaklıgil 3) den Uyanarak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kalkışa geçmek — uçak havalanmak için pistten ayrılmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
çıkış yapmak — 1) bir tartışmada, karşı düşüncede olanları alt etmek için sert davranışta bulunmak 2) ask. uçak herhangi bir görevle havalanmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kezek — meze, bir nevi hastalık, cirahet; havalanmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
togmak — doğmak, meydana çıkmak, belirmek; yükselmek, havalanmak, gö ğe ağmak I, 65, 96, 301, 332, 340, 429, 456; I I, 14, 80, 128; III, 183,194, 247, 282, 333, 378 § kün togs ıg dogu … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
kıçı dömelmek — bir sebeple havalanmak, havalara girme … Beypazari ağzindan sözcükler